Sirkü 1783 – Alınan malın iadesinde uygulanacak KDV oranı
Ticari hayatın doğal akışı içinde satılan mallar istenilen özelliklere, ölçülere uymadığı, ayıp veya kusurlu olduğu için veya bedeli ödenemediği için vb. birtakım sebeplerle satıcılarına tekrar iade edilebilmektedir.
Hal böyle olunca da alınan malın alış tarihi ve dönemi ile iade tarihi ve dönemi doğal olarak birbirinden farklı olmaktadır.
İşte tam da bu tarihler arasında KDV oranlarında bir değişiklik yapıldığında satış iadesine hangi KDV oranının uygulanacağı konusunda bazı tereddütler oluşabilmektedir.
KDV de uygulanması gereken oranlar vergiyi doğuran olayın vuku tarihinde yürürlükte olan oranlardır.
Bilindiği üzere KDV de vergiyi doğuran olaylar Kanunun 10 maddesinde tadat edilmiştir. Anılan maddede vergiyi doğuran olay,
– Mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması,
– Malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi,
– Kısım kısım mal teslimi veya hizmet yapılması mutad olan veya bu hususlarda mutabık kalınan hallerde, her bir kısmın teslimi veya bir kısım hizmetin yapılması,
– Komisyoncular vasıtasıyla veya konsinyasyon suretiyle yapılan satışlarda, malların alıcıya teslimi,
– Malın alıcıya veya onun adına hareket edenlere gönderilmesi halinde, malın nakliyesine başlanması veya nakliyeci veya sürücüye tevdii,
– Su, elektrik, gaz, ısıtma, soğutma ve benzeri enerji dağıtım veya kullanımlarında bunların bedellerinin tahakkuk ettirilmesi,
– İthalatta, Gümrük Kanununa göre gümrük vergisi ödeme mükellefiyetinin başlaması, gümrük vergisine tabi olmayan işlemlerde ise gümrük beyannamesinin tescili,
– İkametgâhı, işyeri, kanunî merkezi ve iş merkezi Türkiye’de bulunmayanlar tarafından yabancı ülkeler ile Türkiye arasında yapılan taşımacılık ile transit taşımacılıkta gümrük bölgesine girilmesi veya gümrük bölgesinden çıkılması,
– 5300 sayılı Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanununa göre düzenlenen ürün senetlerinin temsil ettiği ürünlerin depodan çekilmesi.
Anında meydana gelir.
KDV Kanunun 35 inci maddesi gereği, Satılan malların kısmen veya tamamen satıcılarına iade edilmesi işlemi, bir düzeltme işlemi olup, yeni bir satış (teslim) değildir.
Dolayısıyla,
İade olunan malların fiilen işletmeye girmiş ve bu girişin defter kayıtları ile beyannamede gösterilmiş olması şartıyla,
Malların iade edilmesi, işlemin gerçekleşmemesi, işlemden vazgeçilmesi veya sair sebeplerle matrahta değişiklik vuku bulduğu hallerde
Vergiye tabi işlemleri yapmış olan mükellef bunlar için borçlandığı vergiyi; bu işlemlere muhatap olan mükellef ise indirme hakkı bulunan vergiyi değişikliğin mahiyetine uygun şekilde ve değişikliğin vuku bulduğu vergilendirme dönemi içinde aynı madde hükmü gereğince düzeltmelidirler.
Mal akışının izlenmesi ve kontrol altına alınabilmesi, belge düzeninin sağlıklı bir şekilde işlemesinin sağlanabilmesi bakımından, mal iade işlemlerinin mutlak suretle fatura ile yapılması gerekir.
Vergi mevzuatında mal iadeleri için özel olarak “iade faturası” adı altında bir düzenleme mevcut değildir. Bu nedenle de mal iadelerinde de, mal ve hizmet satışlarında olduğu gibi VUK hükümlerine uygun normal satış faturasının düzenlenmesi gerekmektedir.
Ancak, burada dikkat edilmesi gereken konu iade için düzenlenen faturada, malların iade edildiğini belirten bir açıklamaya yer verilmesi ve alış faturasının tarih ve numarasının yazılarak anılan faturaya atıfta bulunulması gerekmektedir.
Alınan malın alış tarihi ve dönemi ile satıcıya iade tarihi ve dönemindeki KDV oranlarının değişmiş olması durumunda Mal iadesi için kesilen bu faturalarda hesaplanan KDV nin hangi oran esas alınarak hesaplanacağı KDVGUT III/C-6.1 bölümünde yukarıda açıklanan yasal nedenler dikkate alınarak
“matrahta değişikliğin vuku bulduğu tarihte işlemin tabi olduğu KDV oranının değişmiş olması halinde düzeltme işleminin, ilk teslim veya hizmetin yapıldığı tarihte bu işlemler için geçerli olan KDV oranı esas alınmak suretiyle yapılması gerekmektedir.”
Şeklinde açıklanmıştır.
——————————
Hatırlatma:
Sirkülerimiz bilgilendirme amaçlı olup belirli bir konu hakkında genel çerçevede bilgi vermek amacını taşıdığından içerikten kaynaklanan veya içeriğe ilişkin ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.
Bu sirkümüzde yer verilen bilgiler yazının tarihi itibarıyla geçerli olup, yazı tarihinden sonra gerçekleşebilecek yasal değişiklikler, gelişecek uygulamalar ve yargı kararları ileride farklı düzenlemeleri ve değerlendirmeleri gerektirebilmektedir.
Bu nedenle konular ile ilgili karar vermeden önce profesyonel bir danışmandan görüş ve destek alınması tavsiye olunur.