Sirkü 1906 – İhracatta kazanç ve KDV beyanı için malın fiilen yurt dışı edilmiş olması gerekir.

İhracat, en basit şekliyle bir malın bir ülkeden başka bir ülkeye satılması ve gönderilmesi olarak ifade edilebilir. Gümrük Kanunu’nun ihracat ile ilgili bölümü, ihracat kavramını biraz daha teknik bir yaklaşımla açıklar. Buna göre ihracat, bir ülkede serbest dolaşımda bulunan eşyaların ihraç amacıyla başka bir ülkeye gönderilmesidir.

İhracat için Temel kural gümrük beyanında bulunmaktır, bunun için de bir gümrük beyannamesi veya gümrük beyannamesi kullanılan bir belgeyi ve ihraç edilen malın faturasının gümrüğe sunulması yeterlidir. 

Uygulamada genellikle ihraç ürünü için faturanın tanzim edildiği ay içinde Gümrük beyannamesi açılmakta ve aynı ay veya takibeden ayda da ihracat gerçekleşmektedir.

Antrepodaki eşya için gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanım tayin eden bir gümrük beyannamesi verilmemiş ise gümrük antrepolarında kalış süresi sınırsızdır. Dolayısıyla nadiren de olsa fatura kesilmesine, Gümrük beyannamesi açılmasına rağmen çeşitli nedenlerle mallar uzun bir süre hatta aynı yıl içinde yurt dışı edilememektedir.

Bu durumda ihracat gelirinin beyanı ve KDV açısından ne gibi işlem yapılması gerektiği hakkında tereddütlere ve yanılgılara neden olabilmektedir.

Gelir ve kurumlar vergisi açısından

Bilindiği üzere Ticari kazançta elde etme tahakkuk esasına bağlanmış bulunmaktadır. Bu esas dikkate alındığında, bir gelir veya gider unsurunun özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

Kurumlar vergisi kanunun 6 ve 8 ile GVK nun 40 ıncı maddesi dikkate alındığında, ihracatta malın satıcının Türkiye’deki işyerinde teslim alınması hariç olmak üzere, gerçekleştirilen ihracat faaliyetlerine ilişkin elde edilen gelirin fiili ihraç tarihi itibarıyla ( gümrük beyannamesinin kapanma tarihi) tahakkuk ettiği kabul edilir. Bu nedenle ihracata ilişkin maliyet ve hasılatların bu tarihin içinde bulunduğu hesap döneminin kurum kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.

Konuyla ilgili olarak Gelir idaresince verilen özelgelerde bu yöndedir. (8.4.20216 tarih ve 93767041-130[39-2014/176]-33 sayılı özelge bu konuya örnektir.)

KDV kanunun açısından

Bilindiği üzere KDV Kanunun (11/1-a) maddesine göre, ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin hizmetler KDV’den istisnadır.

KDVGUT II/A-1 Mal ihracı bölümünde Aynı Kanunun 12 inci maddesi uyarınca bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi için,

Yurtdışındaki bir müşteriye veya serbest bölgedeki alıcıya veya 4458 sayılı Gümrük Kanununun 95 inci maddesinin (1) numaralı fıkrasına göre faaliyette bulunan gümrüksüz satış mağazalarında satılmak üzere bu mağazalara veya bunların depolarına ya da yetkili gümrük antreposu işleticisine yapılmalı veya mallar yetkili gümrük antreposu işleticisine tevdi edilmelidir.

3065 sayılı Kanundaki istisna uygulamasında ihracat, esas itibarıyla, serbest dolaşımda bulunan bir malın dış ticaret ve gümrük mevzuatları doğrultusunda, ihracat işlemlerinin tamamlanmasından sonra Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesi dışına çıkarılmasıdır.

Gümrük hattından geçen mal dış ülkeye vasıl olmuş sayılır ilgili ülkeye ulaşması önemli değildir. Örneğin ihraç edilen malın gümrük hattını geçmesinden sonra herhangi bir nedenle, geminin batması, uçağın düşmesi vs. sebeplerde alıcısının eline ulaşması istisnanın uygulanması açısından bir engel teşkil etmez.

İhracatın tamamlanması için, fiili ihracatın gerçekleşmesi, yani ihraç eşyasının yüklü olduğu taşıtla birlikte Türkiye Gümrük Bölgesi’ni terk etmesi gerekir. Karayoluyla ihraç edilen eşyayı taşıyan TIR’ın veya trenin kara sınır kapısından çıkış yapması, denizyoluyla ihraç edilen eşyayı taşıyan geminin tüm yükünü alarak limandan ayrılması, havayoluyla ihraç edilen eşyayı taşıyan uçağın havalimanından kalkarak ülke dışına çıkması ile fiili ihracat gerçekleşmiş ve ihracat tamamlanmış olur.

İhracat beyannamesinin kapanması malın Türkiye Gümrük Bölgesinden çıktığı anlamına gelmektedir. Bir başka deyişle, ihraç edilen malın sınır gümrük idaresinden çıkışıyla birlikte sistem tarafından ihracat beyannamesi kapatılmaktadır.  

Mal ihracına ilişkin istisna, ihracatın gerçekleştiği tarih olan gümrük beyannamesinin “kapanma tarihi”ni içine alan vergilendirme dönemine ait KDV beyannamesi ile beyan edilir. İhracat işlemleri iç gümrüklerde yapılan ihracat teslimlerinde, gümrük beyannamesinin sınır gümrüklerince kapatıldığı tarih, ihracatın gerçekleştiği tarih olarak kabul edilir.

Konuyla ilgili olarak Gelir idaresince verilen özelgelerde bu yöndedir. (8.4.20216 tarih ve 93767041-130[39-2014/176]-33 sayılı özelge bu konuya örnektir.)

Sonuç

İhracata konu mal gümrük antreposuna konmamışsa başka bir ifade ile firmada ise,

Mal ne zaman fiilen yurt dışı edilirse gelir ve kurumlar vergisi açısından kazanç fiilen yurt dışı edildiği tarihi kapsayan dönemin gelir/kurum kazancı olarak dikkate alınır.

KDV açısından da bu tarihi kapsayan dönem KDV beyannamesiyle istisna beyan edilir.

Örnek; İhraç konusu malın 23.6.2023 tarihinde faturası kesilmiş aynı tarihte de Gümrük beyanı süre ve işlem tayin edilmeden açılmıştır. Ancak ihracat çeşitli nedenlerle 19.4.2024 tarihinde gerçekleşmiştir. Bu durumda ihracata ait gelir 2024 yılı Gelir/Kurumlar vergisi beyanına dahil edilecek, KDV istisnası da Nisan 2024 dönemi KDV beyannamesinde beyan edilecektir.

Ancak,

İhraç edilecek mal Gümrük antreposuna konmuş ise;

Gümrük kanunun 101 inci maddesi gereği Eşyanın antrepo rejimi altında kalış süresi sınırsız olmakla beraber, gümrük idarelerince gerek görülen hallerde, eşyaya gümrükçe onaylanmış yeni bir işlem veya kullanım tayin edilmesi için bir süre belirlenebileceği gibi İhracata bağlı önlemlerden yararlanabilecek tarım ürünleri için Müsteşarlıkça özel süreler belirlenebilir.

Dolayısıyla antrepodaki mallar belirlenen süre içinde yurt dışı edilirse fiilen yurt dışı edildiği tarihi kapsayan dönemin gelir/kurumlar kazancına dahil edilir ve fiilen yurt dışı edildiği dönemi kapsayan dönem KDV beyanı ile beyan edilir. Süre tayin edilmemişse fiilen çıkış tarihine göre beyan edileceği tabidir.

Öte yandan,

Gümrük kanunun 70 inci maddesi gereği Gümrük antrepolarında bulunan eşya için, gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanım tayin edilmesine ilişkin beyanname verilmesi halinde, gümrük işlemlerinin beyannamenin tescil tarihinden itibaren otuz gün içinde bitirilmesi gerekir. Aksi halde eşya, tasfiye edilir.

Ayrıca antrepoda bulunan eşya için gümrükçe onaylanmış bir süre tayin edilmiş ise bu sürede kaldırılmayan eşyada tasfiyeye tabi tutulur.

Gümrük Kanunu, tasfiye edilecek eşyanın tespiti ve bildirilmesi ile ilgili genel bir düzenleme yapmaktadır. Söz konusu eşyaya ilişkin tespit ve tahakkuk belgeleri düzenlenerek, bu belgeler 30 gün içinde tasfiye idaresine intikal ettirilmelidir. Tasfiye idaresi ise bu eşyayı 30 gün içinde bulunduğu yerden teslim almakla yükümlüdür (GK m. 177/4). Tasfiye ilişkin iş ve işlemler detaylı olarak Tasfiye Yönetmeliği ile düzenlenmiştir.

—————————

Hatırlatma:

Sirkülerimiz bilgilendirme amaçlı olup belirli bir konu hakkında genel çerçevede bilgi vermek amacını taşıdığından içerikten kaynaklanan veya içeriğe ilişkin ortaya çıkan sonuçlardan dolayı herhangi bir sorumluluk iddiasında bulunulamaz.

Bu sirkümüzde yer verilen bilgiler yazının tarihi itibarıyla geçerli olup, yazı tarihinden sonra gerçekleşebilecek yasal değişiklikler, gelişecek uygulamalar ve yargı kararları ileride farklı düzenlemeleri ve değerlendirmeleri gerektirebilmektedir.

Bu nedenle konular ile ilgili karar vermeden önce profesyonel bir danışmandan görüş ve destek alınması tavsiye olunur.